Küreselleşme ve Tarım Politikalarına Yansımaları!
"Küreselleşme ve Tarım Politikalarına Yansımaları" başlıklı bir seminer sundu.
Edizer, seminerde genel olarak aşağıdaki tespitlerde bulundu:
*** *** ***
- Küreselleşmeyle beraber siyasi sınırlar kalkıyor. Ulus devletler küreselleşme için tehlike kabul ediliyor. Emperyalizmin yeni şeklidir küreselleşme.
- Kapitalist teknoloji insanlığı kontrol ediyor
- Liberalleşme bu konuda bir itici güç. Küreselleşme IMF, Dünya bankası, AB, USAID, GATT, WTO gibi kuruluşlar aracılığıyla yaygınlaşıyor, ayakta duruyor
- Bankalar çiftçilere kredi veriyor sonra çiftçi kredinin fahiş karşılığını ödeyemeyince dönümlerce araziye el konuyor. Bugün Niksar'da bir banka 3000 dönüm araziye el koymuştur.
- Tarım stratejik bir sektör gıda üretimi önemli bir sektör. Toprak insanlık için, ekonomi için önemini koruyor.
- Avrupa'da toprak kirlendi, tarım yapılamayacak hale geldi
- Birkaç şirket dünya tarım ve gıda politikasını belirliyor.
- Afrika'daki tarım arazilerini küresel şirketler kapatıyorlar.
- Tarımda makineleşme yaygınlaştı.
- Dünyada temiz su kaynaklarının %70'i tarımda kullanılıyor.
- Afrika'da temiz su kaynakları çok.
- Yoksullar suya pahalıya ulaşıyor.
- Avrupa'da senelik 11milyar dolarlık dondurma üretiliyor. Bütün dünyanın temiz su ihtiyacı için 9 milyar dolar yetiyor.
- Barajlarla suyun önü kesildi. ABD'deki ırmakların sadece %2'sinin önünde baraj yok.
- Genetiği değişmeyen soya kalmadı, kanser çeşidi arttı, enerji tarımı arttı
- Fabrikasyon süreci arttı. Yeni kuşaklar gıdaların fabrikada üretildiği sanıyor.
- Türkiye'de küresel politikalarla uyumlu olarak küçük köylülük yok edilmiş, bütün tarımsal üretim sermayeye terk edilmiştir.
- IMF ve Dünya Bankası politikaları sonucu pancar, tütün gibi birçok ürüne kota konulmuş, bu ürünlere bağlı sanayi tesisleri ya kapatılmış ya da kapatılma aşamasına gelmiştir.
- Kırsaldan şehirlere göçte neredeyse son aşamaya gelinmiştir. Emekçi sınıflar güvenli yaşam alanlarından çıkmak zorunda bırakılıp sermayeye ücretli köle yapılmıştır.
- Sermayenin kâr iştahına sunulan HES inşaatları doğayı talan etmekte, tarımı da doğrudan olumsuz etkilemektedir.
- Organik gıda söylemi kapitalistlerin normal tarım faaliyetiyle ürettikleri ürünlerin zehirli olduğunun ilanıdır. Kapitalistler bu sefer organik ürün kampanyasıyla para kazanmaktadır.
- Sermaye suya, toprağa el koyarak en temel yaşam alanlarını özelleştirmiş buna bağlı olarak geniş kitleleri köleleştirmiştir.
- Bu gidişata karşı alternatif yaşam modelleri geliştirilmeli, siyasal muhalefetler üretilmelidir.
Abdullah Serhat EDİZER - 25 Kasım 2012
http://www.bakiselamlar.com/knb/
- Ayrıntılar
- Kategori: Yaşam Seçeneği
- 11 Ağustos 2017 tarihinde oluşturuldu