Güncel
Cumhuriyet Güçbirliği
Yemyeşil tarlaların arasındaki bozuk yollardan gideceğiz onlara. Baharın rüzgar olarak okşadığı yanaklarından öpecek, bir somun ekmeği kavrar gibi kavrayacağız mübarek ellerini. Gözlerinin içine bakacağız. Daracık sokaklardaki tek oda gecekondularında bulacağız onları. Çocuklarının saçlarını okşayacağız, eczaneden ilaçlarını getireceğiz.
Gözlerinin üzerine düşürdükleri kasketlerini alınlarına kaldırarak konuşacaklar. Yürek kesilip dinleyeceğiz. Bir bardak suyu paylaşır gibi Libya’yı, insanlığı, eşbaşkanlığı, Trakab’ı, Istranca’nın derelerini, pancarı, buğdayı, Şişecam’ı, Irak’ı anlatacağız.
“Onlar ki toprakta karınca,
suda balık, havada kuş kadar
çoktular;
korkak, cesur, cahil, hakim ve çocuktular
ve kahreden yaratan ki onlardır,
destanımızda yalnız onların maceraları vardır.
Onlar ki uyup hainin iğvasına,
sancaklarını elden yere düşürürler
ve düşmanı meydanda koyup
kaçarlar evlerine
ve onlar ki bir nice murtada hançer üşüşürler
ve yeşil bir ağaç gibi gülen
ve mevsimsiz ağlayan
ve ana avrat küfreden onlardır,
destanımızda yalnız onların maceraları vardır.
Demir,kömür ve şeker
ve kırmızı balıklar
ve mensucat
ve sevda ve zulüm ve hayat
ve bilcümle sanayi kollarının
ve gökyüzü ve sahra ve mavi okyanus
ve kederli nehir yollarının,
sürülmüş toprağın ve nehirlerin bahtı
bir şafak vakti değişmiş olur,
bir şafak vakti karanlığın kenarından
onlar ağır ellerini toprağa basıp
doğruldukları zaman.
En bilgin aynalara
en renkli şekilleri aksettiren onlardır.
Asırda onlar yendi, onlar yenildi.
Çok söz edildi onlara dair
ve onlar için:
zincirlerden başka kaybedecek şeyleri yoktur,
denildi.”
(Nazım Hikmet)
“Ey vatan, gözyaşların dinsin, yetiştik çünkü biz”
diyerek sarılacağız birbirimize. Onlara yüreklerimizi verip onlardan yüreklerini isteyeceğiz.
Halil NEBİLER - 04 Mayıs 2011 - Aydınlık
- Ayrıntılar
- Kategori: Güncel
- 11 Ağustos 2017 tarihinde oluşturuldu