Türk - Bolşevik (Sovyet) Antlaşması!
Doğu tarihinin büyük bir olayı, ulusal egemenliğin gerçekleştiği günler içinde,
bir oldu-bitti biçiminde, Türk tarihinin olduğu kadar Doğu tarihinin de büyük bir olayı biçimde hayata geçmiştir. Bu olay, bir Türk-Bolşevik antlaşmasıdır…
Hayli uzun süren müzakerelerden sonra Sovyetler Cumhuriyeti, savunduğu dava ile, bizim savunduğumuz dava arasındaki ortaklık ve hatta birliği hissetmiş; dolayısıyla, iki ulusun geleceğine egemen olan bu birlik noktasını resmen kabule karar vermiştir.
Türklerle Bolşevikler [komünistler] yahut Türk milleti ile Rus milleti, aynı “Doğu”nun milletleridir… Birinin başındaki dert, diğerinin başında da vardır...
Aynı anti-demokratik idare, aynı bürokrasi her iki millete de hâkim bulunuyor ve her iki milleti de eziyordu. Aynı anti-demokratik idareler, aralarında hiçbir anlaşmazlık nedeni bulunmaması gereken bu iki ulusu, geçmişin dünyasına egemen olan “ihtiras siyaseti”nin doğurduğu nedenler altında çağlar boyunca birbirlerine düşman olarak tanıtmıştı…
Fakat her iki milletin de başından bu anti-demokratik idare devrildiği zaman anlaşıldı ki, arada gerçek bir anlaşmazlık nedeni bulunmaması gerekmektedir…
Türkiye, meşruti bir hükümete sahip olduğu günlerde Rusya'da hâlâ çarlık rejimi hüküm sürüyor idi. Bu çarlık yönetimi, Türk milletini mahvetmek isteyenlerle beraber hareket ediyor ve hatta onların başlarında bulunarak Rus milletini Türk milleti aleyhine sürükleyip götürüyordu. Bunun neticesi olarak dünya savaşı süresince Türklerle Ruslar arasında kanlı mücadeleler meydana geldi.
Şiddetli bir hareket çarlığı ortadan kaldırınca, artık iki millet arasında şimdiye kadar var olandan büsbütün başka bir siyaset egemen olacaktı… Eski siyaset, düşmanlık siyaseti olunca, yeni siyasetin de bunun tersi olan bir siyaset; yani, tümü ile bir dostluk siyaseti olması gerekiyordu…
İşte gerçekte de böyle oldu… İki ulusal devlet adamları, iki ulusun amaçları arasındaki ortaklık ve birliği görerek, bunu resmi bir belge ile doğrulamak istediler. İşte son günlerde imza edilen “İttifakname” böylece oluşmuş bulunmaktadır.
Rusya, bugün Türkiye'nin on iki yıl önceki durumunda bulunuyor. Türk devrimine karşı olanlar, devrimin yok edilmesi için her çareye başvurup, çareler oluşturdular ve Türk devrim hareketi ile sürekli olarak mücadele ettiler. Çünkü Türkiye'de ortaya çıkan devrim, Türkiye’yi bir çiftlik gibi kullanmak isleyenlerin işlerine gelmiyordu…
Rusya bugün aynı durumda bulunuyor. Batı'nın emperyalistleri Rus devrimini söndürmek için ne kadar şeytanca çare varsa hepsini uygulamaya sokuyorlar… Rusya'yı bir an için rahat bırakmıyorlar. Fakat nasıl Türkiye’de devrim ruhunu soldurmakta başarılı olamadılarsa, Rusya'da da öyle olacak… Ve bütün mazlumlar dünyasını zalimler aleyhinde ayaklandıracak olan devrim hareketi yürüyecektir.
İşte Türklerle Ruslar arasındaki birlik amacı bu noktada oluşmuş ve uluslar arasındaki anlaşma, bu birliğin kalıcılaştırılması ve güçlendirilmesi için imzalanmıştır.
Yeni Rusya ve yeni Türkiye, el ele, dünyayı emperyalist zulmünden kurtaracak hareketin öncüleridir.
Hakimiyet-i Milliye Yazıları (10)
Mustafa Kemal ATATÜRK
*************************************************************
Günümüz Türkçesine Uyarlayan : Özge HAKSAL
http://www.dnm-ler.com/
- Ayrıntılar
- Kategori: Ataturk
- 11 Ağustos 2017 tarihinde oluşturuldu